Sosyal Medya’da Herkes Gerçek Mi? | by Aslı | Sep, 2023

Son zamanlarda Netflix platformunda dikkatimi çeken bir dizi oldu.Dizinin adı ise Celebrity.Dizinin konusunu okumadan önce ,dizinin adından dolayı ünlü şarkıcaların veya oyuncuların hayatını anlatan bir dizi olduğunu düşünmüştüm.Fakat bu dizi dizi influencerların hayatını anlatıyordu.

Sosyal medyanın son 10 yılda hızla yükselişe geçmesiyle farklı sosyal medya platformları ortaya çıkmaya başladı. Bu platformlar, kullanıcıların düşüncelerini, deneyimlerini ve yaşamlarını paylaşmaları için bir alan sunar hale geldi.Ve sosyal medya aynı zamanda birçok kişi için de bir gelir kaynağı haline geldi.Bunun üzerine influencerlık adı verilen bir fenomen ortaya çıktı. Ancak, bu dünyanın altında birçok sahtelik ve karmaşıklık da yatmakta.

Bu dizi de başrol karekterimiz Seo A-ri gayet sıradan bir kişiyken bir gecede ünlü olarak influencer dünyasını adımını atıyor.Ve uzaktan oldukça gösterişli ve parlak duran bu dünyanın ne denli yapay,doğallıktan uzak olduğunu keşfesiyor.Ve bu dünyada yaşanan sahtelikleri bir bir ifşa etmeye başlıyor.

Çoğu influencer, sosyal medya platformlarında genellikle mükemmel bir yaşam tarzı sunma eğiliminde. Lüks tatiller, pahalı kıyafetler, harika makyajlar ve sürekli mutlu olduklarına dair bir izlenim veriyorlar. Ancak bu görüntüler genellikle gerçek hayatın bir yansıması olmuyor. Aynı zamanda sahte bir mükemmellik algısıyla birlikte bu durum takipçilerinin kendi hayatlarını ve kendilerini değersiz hissetmelerine yol açabiliyor.

Bu platformlar kişilere birçok filtre ve düzenleme araçları da sunuyor.Kişi de fotoğraflarını daha mükemmel hale getirmek için çoğu zaman bu araçları kullanıyor. Bu filtreler influencerların fiziksel görünümlerini idealize etmelerine yardımcı oluyor. Takipçiler, sahte bir güzellik algısına maruz kalarak kendi vücutları ve görünüşleri hakkında olumsuz hislere sahip olabiliyorlar.

Sosyal medyadaki sahtelik, gün geçtikçe gençler ve genç yetişkinler arasında artan bir psikolojik sorunun da kaynağı oluyor. Takipçiler, influencerların mükemmel yaşam tarzlarını takip etmeye çalışırken, kendi özsaygılarını ve benliklerini kaybedebiliyorlar. Bu da kaygı, depresyon ve düşük özsaygı gibi sorunlara yol açabiliyor.

Bu durumda, sosyal medyada gösterilen her şeyin tamamen bir gerçeklikten ibaret olmadığını ve bu aşırı mükemmeliyetçiliğin yanlış bir şey olduğunu farkına varmamız gerekiyor.Biz insanız ve her zaman mükemmel gözükemeyiz veya her zaman mutlu olamayız.Hayatta inişler de vardır çıkışlarda.Hem influencerlar hem de izleyiciler olarak bize düşen görev daha açık ve samimi bir iletişim arayışında olmak ve gerçek insanların gerçek yaşamlarına olan bağlılığını asla unutmamak olmalıdır.